Bir bayram daha geldi güzellikleriyle.  Belli bir yaşa gelenlere göre bayramlar eski güzelliğini yitirdi. “Nerde o eski bayramlar.” Teranesi dolanır dillerinde. Herkes çocukluğunun ilk gençlik yıllarının bayramlarını arar ve anar. Onca darlığa rağmen alınan yeni ayakkabılarıyla yatanlar çoktur. Bayramlık giysileri bayram sabahına kadar giymek kesinlikle mümkün değildir. Bayram sabahı yeni giysilerin, ayakkabıların verdiği keyifle büyüklerin elleri öpülür. Para alınırsa keyfe diyecek yoktur. Kız çocukları minik çantalarında özenle, havalı bir şekilde saklarken paralarını, mendillerini ve şekerlerini, oğlanlar hemen harcamaya koşarlar kazandıkları(!) paraları.

Büyüklerin keyfi daha başkadır. Yaş aralıklarına göre ziyaretler yapılır. En yaşlı sayılanlar en geç çıkanlardır evlerinden. Ziyaretçileri kabul etmeden evden çıkmaları ayıp sayılır. Ne kadar ziyaretçi gelirse o kadar sevinir büyükler. Evin kızları ve gelinleri pır döner ortalıkta. Kahve, tatlı, şeker ikramı ve bulaşıklar… Her şeye rağmen hayat güzeldir.

Şimdi bayramlar tatil olarak algılanıyor çalışan insanlarca. Kendini başka yerlere atmak, dinlenmek hak kabul ediliyor. Bence her fikir muhterem.Bütün Bir yıl çalışmanın stresini ancak atabileceklerini düşünenlere de hak veriyorum. Bakınız devlet bile onlara hak verip bayram tatilini uzattı. Ama bayramların kutsallığını savunan da aynı devlet ne hikmetse. Herkesin nabzına göre şerbet  yani.

Asıl konu atmış beş yaş saygınlığıydı. Şehrimizde altmış beş yaş saygınlığı uçtu gitti. Ne saygı kaldı ne saygınlık. Altmış beş yaşındakiler bu saygınlığı kendileri yok ettiler. Yasa ya da yönetmelik gereği belediye otobüslerinde bedava seyahat hakkı verildi. Buraya kadar her şey güzel. Ama çocuklar gibi bir otobüsten diğerine koşup akşama kadar otobüs değiştiren yaşlılar pek çok biliyor musunuz? Sabahleyin işine giden insanların yoğunluğunda hiç işi yokken otobüse binip insanların rahatını gasp eden, okuluna giden öğrenciye yer vermedi diye çemkiren, kötü sözler söyleyen yaşlılar saygılarını yitirdi. Otobüs şoförlerine emir eriymiş gibi davranan yaşlılar saygılarını yitirdi. Otobüslerde köy kahvesindeymiş gibi bağıra çağıra sohbet eden yaşlılar saygılarını yitirdi.

Düşünüyorum da aslında ters giden bir şeyler var. Otobüslere bedava bindirilmesi gereken ler aslında yaşlılar değil. Öğrenciler ücretsiz binmeli otobüslere. Yaşlıların bir gelirleri mutlaka var. Otobüs parasını nasılsa ayırabilirler. Öğrenciler anne baba parası ile geçiniyorlar. Asıl onlara verilmeli bu hak.Ben de altmış beş yaş hakkından yararlanıyorum. Ama bu hakkımdan hemen vazgeçebilirim.

Evet hızla itibar kaybediyor yaşlılar. Hiçbiri farkında değil durumun. Lütfen dikkat edelim, tek varlığımız saygınlığımız. Küçüklerin yanında küçülmeyelim daha fazla. Birçok

 yaşlıyı tabii ki ayrı tutuyorum bu yazdıklarımdan. Ben de saygı duyuyorum onlara.

Sabah iş saatlerinde gerekmedikçe binmeyelim otobüslere. Mesai bitiş saatlerinden önce ya da çok sonra dönelim. Minibüsleri de kullanalım paramıza kıyıp. Saygı istiyorsak saygı gösterelim insanlara.

Büyükler büyüklüğünü bilirse küçükler kendiliğinden saygı gösterir.

Büyüklerin ve küçüklerin bayramı kutlu osun. Sağlık ve mutluluklar diliyorum.