Bu ülkede huzurla, korkmadan, güvenle yaşamını sürdürebilmek için üç şey olmayacaksın..

Çocuk, kadın ve hayvan!

Çünkü üçüne de, tecavüz denilen iğrenç kavramı kendilerinde hak gören topluluklar hakim artık ülkemizde..

Korunması, kollanması, şefkat ve sevgiyle yaklaşılması gerekene, tam tersine tacizle, tecavüzle şiddetle yaklaşılması ve bu durumların gün geçtikçe akıl almaz şekilde boyutunu arttırarak sürdürmesi bu üç canlının artık yaşam hakkını elinden aldığı gibi, içinde yaşadığı topluma karşı güvenini tümden yitirmesine neden olmaktadır.

Çocuk istismarı konusunda yapılan istatistikler Türkiye’nin bu konuda dünya üçüncüsü olduğunu ortaya koyuyor. Ne acı, ne büyük bir utanç tablosu..

Tecavüz ve tacizleri olağan bir şeymiş gibi göstermeye çalışan ve utanmadan bu konuda yaptıkları söylemlerle insanların karşısına çıkanlara uygulanmalı önce gereken cezalar.

Ardından, henüz bebeklikten çıkmamış, masum yavrucaklara uzatılan ve o minicik yavrunun yaşamını ömür boyu karanlıklara fırlatıp atan eller, çarptırılmalı cezaların en büyüğüne..

Soruyorum..

O minicik masumların uğradığı korkunç durumu hangi psikolog iyileştirebilir, insanlara güvenmesini, elinden alınan çocukluğunu ve dünyaya sevgiyle bakan gözlerinden çalınan mutluluğu kim geri getirebilir?

Ya ana babalar..

Yüzüne bakmaya kıyamadığı bebeğine yapılanlara nasıl dayanabilir?

Çocuğuna giydirdiği iç çamaşırının etiketini bile “yavrumun cildini acıtmasın” diye söken analar, taş olsa yarılıp, çatlayıp darma dağın olacak bu olay karşısında nasıl sabır gösterir? Onun yaşam kaynağı, göz bebeği olan yavruya yapılan bu akıl almaz çirkinlikteki olayı nasıl hazmedebilir?

İçindeki acıyı kim dindirebilir?

Ne yazıktır ki toplumda gün geçtikçe artış gösteren bu hasta, bu sapık zihniyetler için verilen cezalar yeterli değil. Oysa ki bir çocuğu, bir kadını ölümden beter bir karanlığın içine yuvarlayan ve insan sözcüğünü bile kullanmaktan utanç duyduğum bu yaratıklar cezaların en büyüğü neyse onunla cezalandırılmalı ve bu cezalar da kanunlaştırılmalı ki, ar damarı çatlamış, minnacık bir çocuğun yumuk yumuk bebek ellerinden, süt kokulu bebek vücudundan tahrik olup ona kötülük yapacak kadar azgınlaşan bu yaratıklar bir daha o pis ellerini o masumlara uzatamasın..