Denizli Haber - Antalya’da evini kiralamak için tanıdığı bir Eflakçıya giden Mehmet Ata Ağırman, emlakçıda tanıştığı tanıştığı kişiler tarafından Denizli’nin Çivril ilçesinde dolandırıldığı iddiasıyla polis müracaat etti.
İddialara göre yurt dışında mühendislik yapan Mehmet Ata Ağırman geçtiğimiz Nisan ayında Antalya’nın Kepez ilçesinde bulunan evini kiraya vermesi için gittiği tanıdığı bir emlaçıda aracını da satacağını söylemesi üzerine emlakçının bulduğu müşteri ile görüşerek pazarlık yaptı ve aracın satışı için 140 bin liraya anlaştı. Alıcı sahısların otomobilin alım satımını Denizli’nin Çivril ilçesinde yapmak istemeleri üzerine ilçeye gelen Mehmet Ata Ağırman alıcı şahıslar ile buluştu.
Satış öncesi alıcı şahıslar Mehmet Ata Ağırman’a paranın Denizli merkezde bulunan esnaf ve sanatkarlar kredi ve kefalet kooperatifinden çekileceğini ve noter satışı sonrası banka hesabına yatırılacağını söyleyerek güveninin kazanmak için Kooperatif başkanı olduğunu öne sürdükleri E.K isimli şahıs ile Mehmet Ata Ağırman’ı birkaç kez telefonla görüştürerek daha sorma H.K adına düzenlenmiş, M.Y. isimli şahsında kefil olduğu 140 bin liralık senet verdi. Şüpheliler satış işlemi sonrası parasını isteyen Mehmet Ata Ağırman’ı tekrar Kooperatif başkanı olduğunu öne sürdükleri E.K isimli şahıs ile görüştürdü. E.K. paranın bloke olduğunu belirterek hesaba yatacağını söyleyerek,
H.K. ve M.Y.’nin kendisini Antalya’ya bırakacaklarını, onlar Antalya’ya varmadan paranın hesaba geçmiş olacağını belirtmesi üzerine ikna olan Mehmet Ata Ağırman ile H.K. ve M.Y. Antalya’ya doğu yola çıktı. Antalya’ya vardıklarında paranın hesabına yatmadığını gördüğünde Denili’ye geri dönmek isteyen Ağırman ile şüpheliler tekrar geri yola çıktıklarında yolda lavabo ihtiyacı için durduklarında ise şüphelilerin araç ile kaçtıkları iddia edildi.
Yaşanan olay sonrası polise ve savcılığa suç duyurusunda bulunan Mehmet Ata Ağırman, hem şikayetci oldu hemde sattığı aracının üzerine tedbir kararı koydurmuş.
Mehmet Ata Ağırman başına gelen olayı ise şu sözlerle anlattı: “Devir işlemi sonrası şahıslardan H.K ve M.Y ile beraber Denizli’den Antalya’ya geldik. Para hesabıma yatmamıştı. Ben de Denizli’ye geri dönelim dedim. ‘Ya arabamı verin ya da paramı dedim’. Denizli’ye doğru yola çıktık. Döşemealtı ilçesinde Nebiler Mahallesinde bir petrol istasyonunda durduk. Arabayı satın alan ekipteki kişiler tuvalet ihtiyaçları olduğunu söyledi. Ben de onlarla beraber tuvalete girdim. Onlar tuvaletten benden önce çıkıp arabaya binip kaçmışlar. Polisi aradım ve bu şebekeden şikâyetçi oldum. O kaçan şahısları da aradım bana küfredip beni tehdit ettiler. Başkan dedikleri E.K’nın Buldan'da bir odanın yöneticisinin oğlu olduğunu öğrendim. Davacı ve şikâyetçiyim. Ayrıca Çivril’de mahkemeye başvurup arabanın üzerine tedbir kararı koydurttum. Şahıslar bir hafta olmadan arabayı 4-5 kişiye art arda satmışlar. Mahkeme bu nedenle teminatsız olarak tedbir talebini kabul etti. Bu şahısları Denizli Çivril ve Buldan’da araştırdık. Kime sorsam bunlara dikkat et bunlar tehlikeli adamlar diyor. Şimdi ise ifadelerinde parayı elden verdiklerini hatta senetlerini geri almadıklarını söylüyorlar. Bir de beni haksız duruma düşürecekler. Şahıslar telefon numaralarını bile değiştirmiş. Ben daha iyi bir sonuç alabilmek için fotoğraflarını isimileri ile birlikte Denizlili vatandaşların çoğunlukta olduğu bazı sosyal medya hesaplarında fotoğraflarını paylaştım. Karakola gidip fotoğrafları kaldırsın diye şikâyetçi olmuşlar. Buldan İlçe Emniyet Müdürlüğünden fotoğrafları kaldırmam için beni aradılar bende paramı getirsinler kaldırayım cevabını verdim. Şikayetci olmamın ardından Polisin araştırması sonucu numaralar Suriyeli kişilerin üzerine çıktı. Bunların bir şebeke olduğunu öğrendim, bir çok kişinin canını yakmışlar. Bunların yakalanması ve mağduriyetimizin giderilmesi gerekiyor.”
