Restorasyona ihtiyacımız var. Nereden çıktı bu restorasyon sözcüğü? Nedir anlamı?

Restorasyon, kültürel hazinelerin korunması, geleceğe aktarılmasını ve tarihi yapıların harap olan bölümlerinin daha fazla tahrip olmasını önlemek için aslına uygun biçimde yenilemek amacıyla yapılan çalışmalardır.

Bugün Dünya Çevre Günü. İlk kez 1974 yılında düzenlenen Dünya Çevre Günü, bu tarihten itibaren deniz kirliliği, aşırı nüfus artışı, küresel ısınma, sürdürülebilir tüketim ve yaban hayatı suçları konusundaki farkındalığı yükseltmede önemli bir platform olarak işlev görmüştür.

Birleşmiş Milletler’e ait olan Dünya Çevre Günü fikri, ilk kez kutlandığı 1974 yılının da öncesine, 1972 yılındaki İnsan Çevresi Stockholm Konferansı’na dayanıyor. Bu konferansta insan etkileşimi ve çevreye ilişkin görüşmeler gerçekleştirilmişti. İlk Dünya Çevre Günü etkinliği, “Tek Bir Dünya” teması ile kutlandı.

2021 yılının Dünya Çevre Günü teması, Ekosistem Restorasyonu olarak belirlendi. Bu yılın ev sahibi ise Pakistan olarak belirlendi. Gezegenimizin ekosistemlerine çok uzun zamandır zarar veriyoruz. Her 3 saniyede bir, dünyamız bir futbol sahası büyüklüğü kadar ormanlık alanını kaybediyor. Gerek dünyada gerekse ülkemizde geçtiğimiz yıl sulak alanlarımızın yarısını kaybettik.

Mercan resiflerinin %50’sini şimdiden kaybettik, küresel ısınma 1.5°C ile sınırlı kalsa dahi 2050 itibariyle %90’unu kaybedeceğiz. Ülkemizin üç tarafı denizlerle çevrili diye kendimize anlamlı pay çıkarırken, Marmara Denizi hem yüzeyden hem de dipten ölmek üzere. Ekosistem kaybı, dünyanın yutaklarını bozuyor. Medeniyetler beşiği olan ülkemiz topraklarında bölgemiz topraklarını yıllarca sulamış ve insanlara gelir sağlayan Büyük Menderes Nehri önceleri kirlilik ile boğuşurken, şimdi de susuzlukla karşı karşıya. Başka yerlerde de başka örnekler…Su yoksa bitki yok, bitki yoksa arı yok, başka canlı yok.

Küresel sera gazı emisyonları üst üste 3 yıldır artıyor ve gezegenimiz artık bir iklim değişikliği felaketinin eşiğinde… Tüm bunları düşününce, Dünya Çevre Günü’nün 2021 yılı temasının neden Ekosistem Restorasyonu olarak belirlendiğini anlamak güç değil.

1996 yılındaki Dünya Çevre Günü’nde ev sahibi ülke Türkiye, ev sahibi şehir İstanbul olarak belirlenmişti. O yılki tema “Bizim dünyamız, bizim habitatımız, bizi evimiz” olarak açıklanmıştı.

Sistem iyi, sistemli olmak daha iyi. Doğanın uzun yıllar içinde oluşturduğu sistem yani ekosistem, insanoğlunun yeryüzünde varoluşundan sonra değişmeye başladı. İnsanın sayısının artışı ile birlikte değişim, azalış ve yok oluşlarda hızlandı. Gelecekte de gerekli olan kaynaklar aşırı şekilde tüketilmeye başlandı. Özellikle sanayi devriminden sonraki süreçte daha hızlandı, bu tükeniş. Hava, su, toprak kirletildi. Bunlarla birlikte sağlığımızı olumsuz etkileyen koşullarda artmaya başladı.

Bunun gibi örneklerden de yola çıkarsak, geleceği çocuklarımıza daha yaşanabilir bırakmak istiyorsak, çevre adına geçmişte yapmış olduğumuz hataları, yanlışlıkları düzeltmemiz gerekiyor. Yerleşim alanlarını, su kaynaklarını, ekosistemin parçaları olan ve birbirleriyle etkileşim içinde olan canlıları, yaşamları için uygun buldukları yerlerden kaçmayacakları bir alan oluşturmak zorundayız. Genel anlamda restorasyon olarak düşündüğümüz çalışmada bulunduğumuz evin çevresinden başlayıp, bütün dünyayı kapsayacak bir çalışmayı düşünmek en akıllıca olanıdır. Bütün çalışmalar sürdürülürken, doğaya saygı insana saygıyı getirir düşüncesini göz ardı etmemeliyiz.

Yaklaşık iki yıldır yaşadığımız Pandemi koşulları bize bir kez daha doğanın düzenini bozmadan yaşamayı tercih etmemizi anımsatmıştır. "Virüsün geleceğini bilmiyorduk ama su ve toprak kirliliğinin, ormansızlaşmanın, biyolojik çeşitliliğe yönelik tahribatın, savaşların, iklim değişikliklerinin neden olacağı yıkımı biliyoruz.

Bu yüzden enerjiden tarıma, sağlıktan eğitime, barınmadan ulaşıma kadar bütün gereksinimlerimiz konusunda gelecek kuşaklara karşı sorumlu politika ve stratejiler geliştirmeliyiz. Harekete geçmek için mutlaka sokakta ya da ofiste olmak gerekmiyor. Evde de harekete geçebiliriz…"

Bundan sonraki süreç için, insanca yaşamak için, yaşanabilir dünya için, başta ekosistem olmak üzere birçok alanda restorasyona ihtiyacımız var.

Bütün bu işlerin başarıya ulaşması, sağlam sloganların atılması ile ivme kazanır. Biz de diyoruz ki, “Başka dünya, başka ekosistem yok, sahip çıkalım ekosisteme”

Dünya Çevre Gününüz Kutlu Olsun…..      

Editör: TE Bilişim