Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, kıdem tazminatı için görüşmelere haftaya başlayacağını söyleyen Müezzinoğlu, memurlar ile taşeronların kaderinin 21 Ekim'de belli olacağını kaydetti.ÇALIŞMA ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, merak edilen konularda izleyecekleri stratejiyi anlattı. Milyonları ilgilendiren kıdem tazminatı konusunda bir takvim vermeyeceğini belirten Müezzinoğlu, "Haftaya görüşmelere başlıyorum. 41 yıldır gündemde olan bir konu. '41 günde bitireceğim' derseniz gerçekçi olmaz" dedi.Müezzinoğlu, "Nasıl bir bakan olacaksınız? İşçinin mi, işverenin tarafında mısınız" sorusuna da, "Bu konuda ben hep sağ ve sol ayak örneğini veririm. Sol ayağıma tırnağım batsa, topallayarak yürürüm. Sağ ve sol ayak eşit olmalıdır.Bugüne kadar hep 'alın teri kutsaldır' dedik, ama akıl teri, alın terini sömürdü. Akıl teriyle alın terini birbiriyle örtüştüreceğiz. Bunu başaramazsak patron düşmanı veya işçi düşmanı gibi slogan cümlelerle gidilir. Önemli olan bu ikisi arasında adil bir hakem olabilmektir" yanıtını verdi.Hürriyet Ankara ekibiyle sabah kahvaltısında bir araya gelen Müezzinoğlu, merak edilenleri şöyle anlattı:*KIDEM TAZMİNATIYüzde 86'ya yakın kıdem tazminatından istifade edemeyen bir kitle var. Çok büyük bir problem. Ne yapıp edip çözmemiz lazım. Bir şablon yok kafamda. Kısmen Hak-İş'le bir değerlendirme yaptık. Önümüzdeki hafta Türk-İş, DİSK ve TİSK'le de görüşeceğiz. Sürdürülebilir bir sistemi kurmak, alın terinin hak ve hukukunu korumak esas. Şablonu benim koymam değil mesele. Hak mahrumiyeti olmamalı. Güçlü bir hakem rolünü üstlenmek zorundayız. Sendikaların görüşleri, şerhleri var. Çalışmayı başlatacağız. Takvimlendirme çok yapılmış, geriye dönük olarak 1975'de yasal düzenleme yapılmış ve kıdem tazminatı fonunun kurulacağı söylenmiş. 41 yıllık bir konu. '41 gün gibi bir takvimde yapalım' derseniz, gerçekçi olmaz. Sürdürülebilir ve hakkaniyetli olması için, '2 ayda yapalım da bitirelim' diyeceğimiz bir konu değil. Asgari olarak taraflar, yüzde 70 oranında uzlaşmalı.*MEMURLAR VE TAŞERONLARKamu personel reformuyla ilgili olarak Afyon'da ayın 20-21'inde bir çalıştayımız olacak. Bu çalıştaydaki değerlendirmelerden sonra yol haritasını kamuoyuna ve hükümete sunacağız. Bu konularda şimdi görüş belirtmiyorum. Çünkü bakan fikrini söylerse ortak akıl olmaz, en son fikrini söyleyen bakan olmalı. Bu çalıştayda konulardan biri de taşeron olacak. 2017'de kamu personel reformunu yapabileceksek, bu konu da onun içinde yerini alacaktır. Böyle bir reformu şimdilik yapılabilir görmüyorsak, o zaman öbür konu (taşeronlar) çözüm masasına gelir. *ASGARİ ÜCRETLİAsgari ücretlinin, vergi nedeniyle bu sene kaybı olmayacak. ('Gelecek sene de aynı sistem geçerli olacak mı' sorusuna) Gelecek sene yapılacak mı, dur bakalım bir şu yaptığımızın bir hazzını duyalım. Bak bir cümleyle bir milyar TL'ye bağlamışız. Bir de bu çıktı. Bizden sık sık müjde istiyorlar. *KAYIT DIŞI SORUNUKayıt dışının getirdiği bir yük var. Sağlıkta, kayıt dışı vatandaşa da bakıyorsunuz. 15 Temmuz, Rusya krizi, 2015 Temmuzdan bu yana terörün getirdiği sorunlar, öyle veya böyle kayıt içine alma oranını, en iyi ihtimalle yerinde saydırdı. Kayıt dışını 10 puan düşürsek ve kayıt dışılığı yüzde 25'lere indirsek, o bize prim geliri olur. Sağlık öyle bir alan ki, her geçen gün yeni ilaçlar, teknolojiler çıkıyor. Enflasyondan bağımsız artıyor sağlık harcamaları. Bu nedenle, SGK bütçesinin açığını Maliye karşılamaya devam edecek. Oradaki açık büyüyor. Açığı büyümeden devam ettirebilmemiz mümkün değil. Ama Türkiye yıllık yüzde 4 büyümeyi sağlarsa, sağlıkta bir tıkanma da olmaz. *SAĞLIK TURİZMİSağlık turizminden 10 milyar 15 milyar lira gibi hedeflerimiz vardı. 1 yıl içinde sağlıkta, 7-8 bin yatak hizmet etmeye başlayacak. Ondan sonraki yıl kapasite 15-20 binlere çıkıyor. Sağlık turizmi, Türkiye'yi çok farklı bir noktaya ve algıya taşır. Bu bölgede en iyi sağlık hizmeti verebilecek en iyi ülkeyiz. Gözde, ağız ve diş sağlığında merkez oluyoruz. Avrupa'nın da merkezi olabiliriz. Ama son 1-1.5 yıl atağı yapmamızı engelledi. Bombalar, darbe girişimleri, terör. Davutoğlu başbakanımız diyordu ya, 'Hem tavaf yaparız, hem şeytan taşlarız.' Olmuyor işte. Uğraşıyoruz, tavafdan vazgeçmiyoruz, ama şeytan da bizi bırakmıyor işte*YAŞ BEKLEYEN EMEKLİEmeklilikte yaşı bekleyenlerle ilgili onlarla konuştum. 'Beklemeye devam edecekler'ini söyledim.Tavuk dimdik ayaktaÇALIŞMA Bakanı Müezzinoğlu zorlukları olan bir ülke olduğumuzu belirterek "İlk konuştuğumuzda 250 bin Suriyeliyi konuşuyorduk. Hatta ben bir kere '275 bin Suriyeli' dedim diye, muhalefet ayağa kalkmıştı. Bugün geldiğimiz nokta ortada. Ama 'bu sorunlara kapalıyım' deme şansı da yok. Son 1-1.5 yıla bak. Bütün fırtınaları atlatıp halen hedeflerinden bahseden bir ülke var. Pişmiş tavuğun başına gelmez bu yaşananlar ama diğer taraftan tavuk dimdik ayakta. Hatta Denizli horozu gibi ötüyor" dedi.