Denizli Haber - Ev tekstili sektörünün dünyadaki en önemli buluşma noktaları arasında yer alan HOMETEX 2025, İstanbul Fuar Merkezi'nde kapılarını ziyaretçilerine açtı. Zorel Tekstil İhracat ve Pazarlama Müdürü Veysel Akçay, İstanbul HOMETEX Fuarı’nda açıklamalarda bulundu. Akçay, 2025 yılının ayakta kalma yılı olduğunu ifade ederek, “Umudumuzu kaybetmiş değiliz. Avrupa’da ve Amerika’da işler açılırsa, Eylül ayından itibaren ihracat yapan firmalar için sonuçları iyi olur. Tekstil Denizli’nin lokomotifi herkes için mutlu bir tablo ortaya çıkar” dedi.
Avrupa, ABD, Orta Doğu ve Afrika'nın en büyük ev tekstili fuarı olan HOMETEX, sektörün yerli ve yabancı devlerini aynı çatı altında buluşturdu. Zorel Tekstil İhracat ve Pazarlama Müdürü Veysel Akçay, İstanbul HOMETEX Fuarı’nda sektörle ilgili açıklamalarda bulundu ve 2025 yılının ayakta kalma yılı olduğunu vurguladı.
“YENİ ALICILAR GELSİN DİYE BURADAYIZ”
“İhracatımızın yüzde 65’i Avrupa Birliği’ne ve ABD’ye yapılıyor” diyen Akçay, “AB’den gelen müşteri sayısı, yıllar önceki gibi değil. Orta Doğu ve Kuzey Afrika’dan ya da Yunanistan, İtalya gibi ülkelerden gelenler ise her sene aynı kişiler. Yeni alıcılar gelsin diye buradayız. Ruslar geliyor ama onlarla da ticaret yapmak zor oluyor; para transferi konusunda ciddi sorunlar yaşanıyor. Aslında Cuma’nın gelişi Perşembe’den belliydi. 2024 yılında, 2025’in emarelerini görüyorduk. Denizli firmaları olarak kolay bir yıl olmayacağını, zor bir yıl olacağını, ayakta kalmak için mücadele edeceğimizi biliyorduk. Elimizdekini en iyi şekilde değerlendirip, maliyetleri düşürerek bu yılı atlatmak tek hedefimiz oldu” ifadelerini kullandı.
“DÜNYA KONJONKTÜRÜNDE DE BÜYÜK BELİRSİZLİKLER VAR”
“Dünya konjonktüründe de büyük belirsizlikler var” diyerek sözlerine devam eden Akçay, “ ABD, Çin gibi ülkelere vergi uygulamaları başlattı. Herkes tedirgin. Kimi zaman “Bu durumdan fayda sağlar mıyız?” diye umutlanıyoruz ama birkaç hafta sonra vergiler geri çekiliyor. Dönüp dolaşıp eski haline geliyor. Süreç sürekli değişiyor. Belirsizlik hakim. Öngöremediğimiz gelişmeler nedeniyle üreticiyi tedirgin ediyor. Bu ortamda herkes temkinli davranıyor. İşler, geçen yıla göre bir miktar aşağıda olsa da devam ediyor. Tedirginlik ortadan kalkar, herkes önünü görebilirse işlerin açılacağına inanıyoruz. Umudumuzu kaybetmiş değiliz. Bu sene trend; “Nasıl ayakta kalırız, işleri nasıl sürdürürüz?” yönünde. Bu yıl böyle geçecek. İnşallah Eylül’den sonra, yılın ikinci yarısından itibaren Avrupa ve ABD’de işler açılır. Türkiye ve bu bölgelere ihracat artar, herkesin işi iyi olur ve bu da şehre yansır. Tekstil, Denizli’de hâlâ lokomotif sektör olmaya devam ediyor. İnşallah her şey iyi olur” dedi.