Denizli Haber - Kızılay, Denizli'nin Çivril ilçesi nüfusuna kayıtlı ‘dünya kan bağışı rekortmeni’ 63 yaşındaki Emin Şahin'den şikayetçi oldu. Şahin'in şu ana kadar 472 kez kan bağışında bulunduğu belirtildi. 

BirGün’den İsmail Arı’nın haberine göre, Yardım kuruluşunun, 7 Ocak 2022 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yaptığı suç duyurusunda, dünya kan bağışı rekortmeni Şahin’in, “Çeşitli kanallarda Kızılay ile ilgili şikâyetlerde bulunduğu, öneri adı altında Kızılay’ı olumsuz gösterecek ifadeler kullandığı ve memnuniyetsizliğini dile getirdiği” iddia edildi.

Suç duyurusunda, Şahin’in Kızılay’ın itibarını sarstığı öne sürülerek ‘hakaret’ ve ‘iftira’ suçundan yargılanıp, cezalandırılması talep edildi.

“BEN KİMSEYE HAKARET ETMEDİM, 6 KEZ DÜNYA REKORTMENİ OLDUM”

Ardından başlatılan soruşturma kapsamında Şahin’in, İzmir’de bulunan Hatay Polis Merkezi’nde ifadesi alındı. Şahin verdiği ifadesinde, “6 kez dünya kan rekortmeni oldum. 2015 yılından bu yana Kızılay’a 40 kez dilekçe yazmama rağmen bana cevap verilmedi. Sitemim bunadır. Kimseye hakaret etmedim” dedi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na da yazılı ifade gönderen Şahin, “Kızılay’ın iddiaları asılsızdır. Sadece eleştiri yaptım. Küfür ve hakaret etmedim. Ayrıca Kızılay’ı değil Kızılay yöneticilerini eleştirdim. Bana iftira atılıyor” ifadelerini kullandı.

“ELEŞTİRDİĞİM İÇİN SAVCILIĞA VERDİLER BENİ”

Yaşananlara ilişkin konuşan Emin Şahin, şunları söyledi: “Dünya kan bağışı rekortmeni oldum ama bir Kızılay yöneticisi dahi ne aradı ne sordu ne de tebrik etti. Yıllarca ziyaretime gelen, görüşen kimse de olmadı. Eleştirdiğim için de savcılığa verdiler beni. Kimseye küfür etmedim, hakaret etmedim. Bu yönetim yüzünden binlerce insan kan vermeyi bıraktı. Bugüne kadar 472 defa kan verdim. Bu da yaklaşık 200 litre demek. Kan verince mutlu oluyorum. 63 yaşındayım ve hedefim 65 yaşına kadar 500 defa kan bağışı yapmak. Kan bağışlamak benim için çiğdem (çekirdek) yemek gibi bir şey. 65 yaşından sonra yılda bir defa kan bağışında bulunulabiliyor. 65’ten sonra ne yapacağım bilmiyorum.”

Editör: Tahir Aygün