Denizli haber - Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinin ardından Türkiye'nin birçok ilinin, bina yapımı ve denetimi açısından sınıfta kaldığı çok acı bir şekilde ortaya çıktı. Gölcük'te meydana gelen 1999 depreminin ardından "ders çıkarıldığı" söylense de, afetin vurduğu 10 ilde 43 binden fazla insanın enkaz altında kalarak yaşamını yitirmesi, durumun vahametine işaret ederek, dikkatleri inşaat sektörünün nasıl işlediğine yöneltti.

Gazete Oksijen'den Esen Dolma'nın haberine göre; Türkiye’de 450 bin müteahhit bulunuyor. Yalnızca İstanbul’da konut inşaatı yapan firma sayısı 77 bin. Ve bu 450 bin müteahhit için ne bir diploma ne de başka bir eğitim şartı aranıyor. Bu iş koluna girmek isteyenler bulundukları ilin ticaret odalarına giderek faaliyet alanlarına göre kaydoluyor. Konut, altyapı ve restorasyon gibi her inşaat faaliyeti için ayrı bir kod veriliyor. Yani 18 yaşını doldurmuş, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan ve şirket açabilme şartlarına sahip herkes müteahhit olabiliyor.

SERTİFİKAYA BİLE GEREK YOK

Bu işi yapmak için herhangi bir üniversite bitirmek gerekmiyor. Bazı yükseköğretim kurumları bu eğitimi veriyor, bazı danışmanlık kurumları da “üniversite onaylı” olduğunu belirttikleri eğitim programları düzenliyor. 48-120 saat arası değişen programlar sonrasında bu sertifikaları almak mümkün. Ancak bu sertifikaya sahip olmak müteahhit olmak için zorunlu değil.

İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Genel Sekreteri ve Yönetim Kurulu Üyesi Kubilay Salih vatandaş inşaat sürecinde birçok kişinin denetimiyle karşılaşıldığını hatırlatıyor:

“Jeoloji mühendisi zemin etüdü yapıyor. Mimari, statik, elektrik, yangın ve asansör projelerine onay veren inşaat mühendisleri var. Bu aşamalarda meslek odaları ile belediyenin onayı söz konusu. Hepsinin ardından inşaata bakanlıkça bir yapı denetim firması atanıyor. Ve firma her beton dökümünden numune alıyor. En son da belediye iskan veriyor. Denetim mekanizması iyi çalışırsa sorun çıkmaz. İlkokul mezunu biri restoran da işletebilir ancak gıda mühendisleri tarafından denetlenir.”

DERNEK VAR AMA YAPTIRIMI YOK

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 2019’da çıkarılan bir yönetmelikle ilk defa müteahhitlerle ilgili bir sınıflandırma öngörüldü. Buna göre yapı müteahhitleri H’den A’ya 15 sınıfa ayrılıyor. Bakanlık tarafından her müteahhite bir karne veriliyor. Yönetmelikle birlikte karnesiz müteahhitlerin iş yapamayacağını söyleyen Salihvatandaş, “Dolayısıyla tüm müteahhitler Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bağlı” diyor. Ancak yönetmelik herhangi bir ‘müteahhit olma kriteri’ getirmiyor.

Peki bu sınıflandırma nasıl yapılıyor? Hiç iş tecrübesi olmayan bir müteahhit, en alt sınıf olan H grubundan başlıyor. Projeler hazırlanıyor, ruhsata başvuruluyor, müteahhidin karnesi de yapılan her inşaatta yükseliyor. Yıllık olarak ilgili yönetmelikle aranan ekonomik, mali, mesleki ve teknik kapasiteye sahip olması halinde müteahhit bir üst sınıfa çıkıyor. Kaç metrekare inşaat ve kaç liralık iş yapılacağı ile kaç personel çalıştırılacağı da üst sınıfa çıktıkça artıyor. H grubu müteahhitlere yılda ortalama 2 bin metrekare iş yapma hakkı veriliyor. En yüksek sınıf olan A grubu karne sahibi müteahhitlerin inşaat hakkı ise sınırsız. Ancak A grubunun yıllık en az 150 milyon liralık iş yapması ve en az 50 personel çalıştırması gerekiyor. Ayrıca her müteahhidin belli sınıflarda (villa rezidans, depo vb.) yapabileceği inşaatın da limiti bulunuyor.

Müteahhitlik yetki belgesi kayıtları elektronik ortamda, bakanlık bünyesinde YAMBİS adı verilen yapı müteahhitliği bilişim sisteminde tutuluyor. Denetim de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılıyor. İstanbul İnşaatçılar ve Müteahhitler Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Hilmi Akgün, “Meslek odası olmadığı için derneklerin yaptırım gücü yok. Ancak bakanlık idari para cezası verip suç duyurusunda bulunabilir. Ayrıca bakanlığın sınıf düşürme veya yetki belgesini iptal etme gibi karne müeyyideleri de bulunuyor” diyor.

AB ÜLKELERİNİN TOPLAMININ 18 KATI

Avrupa Birliği ülkelerinin tamamında 25 bin müteahhit bulunuyor. Yani Türkiye’de bu işi yapan kişi sayısı, AB’dekinin 18 katı kadar. Örnek vermek gerekirse, Fransa’da hiç tecrübesi olmayan biri Genç Bina Liderleri Enstitüsü (ESJDB) adı verilen bir kurumdan ‘Yapı Müteahhidi Sertifikası’ alıyor. Sertifika için bir meslek lisesinde iki yıllık bir eğitim görüyor. Bu eğitimden sonra üç yıllık saha deneyimini tamamladığında da ‘Seviye II Yapı Müteahhidi Sertifikası’ almaya hak kazanıyor. Almanya’da ise sertifika sahibi olmak şart ve bunun için de eğitim programlarını tamamlamanız gerekiyor.

Editör: Tahir Aygün