Denizli Haber- Ramazan ayına girilen bu günlerde oruç tutan kişilerin gün boyu açlık sonucu dengeli ve doğru beslenmelerine yönelik, Denizli Merkezefendi Sağlıklı Hayat Merkezi’nde görevli Diyetisyen Betül Arslanoğlu tavsiyelerde bulundu. Birden ve fazla yemek yemenin birçok sağlık sorununu beraberinde getirebileceğini vurgulayan Arslanoğlu, “Hamur işi, şerbetli ve mayalı tatlılardan ise uzak duralım. Bunlar hem kolesterol hem kan şekeri seviyemizin artmasına, yoğun kalori alımına ve ertesi günü daha susuz hissederek geçirmemize yol açar. Öğünlere çorba eklemek, kuru meyveler tüketmek, yoğurt gibi probiyotik besinler tüketmek, iftar ve sahur arasında bol su tüketmek ve iftardan 1-1,5 saat sonra yürüyüşe çıkmak kabızlık problemi yaşamamızı önleyecektir. Kilo başına 35 ml su tüketimini iftar ve sahur arasında tamamlamalıyız. Eğer yüksek tansiyon probleminiz yoksa iftar sonrasında bir şişe maden suyu ekleyebiliriz, böylece elektrolit dengesini de sağlamış oluruz. İftardan yaklaşık 1 saat sonra bir ara öğün yapabiliriz. Taze meyveler, çiğ kuruyemişler, yoğurt ya da süt içeren bir öğün planlayabiliriz” dedi.
Oruç tutmanın sağlığa birçok faydası olduğunu, bu faydaların maksimum alınabilmesi için iftar ile sahur arasında doğru beslenmenin öneminin büyük olduğunu söyleyen Diyetisyen Betül Arslanoğlu; “Oruçta 13-14 saatlik bir açlıkta vücudumuzu toksinlerden arındırmış, gastrointestinal sistemimizi dinlendirmiş oluruz. Ayrıca orucun kan şekeri kontrolü, yağ yakımı, zihin kontrolü ve odaklanmanın artması gibi birçok katkısı vardır. Ancak tabi ki bu faydaları maksimumda alabilmek için sahur ve iftarda nasıl beslendiğimiz oldukça önemlidir. İlk olarak söylemek istediğim konu, sahurun atlanmaması, lif ve proteinden zengin dengeli bir öğün yapılmasıdır. Tam tahıllı ekmekler, yumurta, peynir, çorbalar, yulaf, sebzelerle sağlıklı bir öğün oluşturabiliriz. Sahurda tuz tüketimini minimumda tutalım, yoğun tuz içeren şarküteri ürünleri tüketmeyelim. Ayran, süt gibi hem sıvı hem protein oranı yüksek içecekler tercih edelim. Böylece gün içerisinde açlık ve susuzluk belirtilerini daha az gözlemleriz” şeklinde konuştu.