Denizli Haber - Türkiye, 12 Eylül 1980'de gerçekleşen darbenin ardından tam 43 yıl geçti. Bu kara gün, Türk demokrasisinin zorlu bir sınavı oldu ve hala unutulmayan bir acı olarak hafızalarda yer alıyor. İşte o dönemde yaşananlar:

Demokrasiye Darbe:

12 Eylül darbesi, dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren ve Milli Güvenlik Konseyi tarafından gerçekleştirildi. Bu darbe, demokrasiyi askıya alarak, insan hakları ihlallerine ve binlerce kişinin yaşamını kaybetmesine yol açtı. Kenan Evren, darbenin duyurulmasında, "Kendi kendini kontrol edemeyen demokrasiyi sağlam temellere oturtmak, kaybolan devlet otoritesini yeniden tesis etmek için yönetime el koymak zorunda kalmıştır" ifadelerini kullanarak darbeyi savundu.

Siyasete Kilit Vuruldu:

Darbenin hemen ardından Anayasa askıya alındı ve sıkıyönetim ilan edildi. Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) kapatıldı ve siyasi partilerin faaliyetleri durduruldu. Dönemin siyasi liderleri, Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Necmettin Erbakan ve Alparslan Türkeş sürgüne gönderildi ve siyasi yasaklar getirildi.

Binlerce Kişi Gözaltına Alındı:

Darbe sonrasında resmi rakamlara göre 650 bin kişi gözaltına alındı ve 230 bin kişi askeri mahkemelerde yargılandı. Cezaevlerinde işkence sonucu 171 kişi öldü ve 48 kişi idam edildi. Ayrıca binlerce kişi fişlendi.

Adalet Arayışı:

12 Eylül 2010'da yapılan referandumla, darbenin sorumlularının yargılanması için adımlar atılmaya başlandı. İlk soruşturma 7 Nisan 2011'de açıldı ve Kenan Evren ile Tahsin Şahinkaya müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Ancak Tahsin Şahinkaya'nın ölümüyle dava düştü ve kararlar kesinleşmedi.

Yargı Karşısında Yeniden:

15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin ardından Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın ifadesini alan savcılar ve hakimler, "Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması" kapsamında meslekten ihraç edildi ve bazıları yargılandı. Bu, darbenin üzerinden geçen yılların ardından adaletin arandığı bir dönemi simgeliyor.

Editör: Tahir Aygün