İYİ Parti Denizli İl Başkanı Hasan Akgün yürürlüğe koyulan %10 indirim uygulaması ile ve STK’larla ilgili açıklamalarda bulundu.Açıklamasında başlıca şu konulara değinen Akgün, içinde bulunan durumu şöyle özetledi;"DTO, DSO ve Ticaret Borsası yaptıkları ortak açıklamayla, “enflasyonla mücadele” için özel sektörün de elini taşın altına koyması gerektiğini söylemişler ve %10 indirim kampanyasına destek olmasını istemişlerdi.Denizli’deki firmalar ardı ardına iflas anlaşması için mahkemelere başvururken, birçok sektör durma noktasına gelmişken, döviz rekor üstüne rekor kırarken, doğalgaz, petrol ve elektrik zamları sanayicinin, esnafın, tüccarın ve çiftçinin belini bükerken, "biz işimize bakalım” deyip “İşine Bakanlar”, Denizli özel sektörünün dertlerini dinleyip, sorunları hükümete taşımak yerine, iktidarın açıklamalarını Denizli’ye uyarlayıp, iktidar partisinin sözcüsü olma derdine düşmüşlerdir.DSO Başkan Yardımcısı, döviz kurlarındaki hareketlenmenin, fırsatçıları ortaya çıkardığını söylemişti. DSO Başkan Yardımcısı’nın bulunduğu görev şikâyet makamı değildir, fırsatçıları tespit etme makamıdır. Bir an önce bu fırsatçıları tespit ederek, gereğini yapmalıdır. 17.000 üyesiyle Denizli’nin en önemli STK’sı olan ama bunu bile idrak edemeyip "Denizli’nin en önemli STK’sı DENİB" diyen DTO Başkanı, sosyal medya hesaplarını ve DTO Haber Gazetesi’ni ziyaret fotoğraflarıyla süsleyerek, Denizli’mizin Ticaret Odası’nı adeta “Ziyaret" Odası haline getirmiştir.DTO üyelerini ise ancak, oda seçim zamanlarında ve aidat dönemlerinde hatırlamaktadır. DTO Başkanı'nın, sosyal medya ve gazetelerdeki ziyaret fotoğraflarında çok fotojenik çıktığı doğrudur. Ancak bu fotoğraflar, temsil ettiği özel sektörün durumunu yansıtmamaktadır. Açıklamalarında, özel sektörün sorunlarına da yer vermesi sadece bizim değil, tüm Denizli'nin isteğidir.Enflasyonla mücadele için; %40 fakirleşmesine rağmen özel sektör, elini değil gövdesini taşın altına koyup, %10 daha indirim yaparken, kendisi de TOBB GİK üyesi olan DTO Başkanı ve DSO Başkanı, oda aidatları ile onaylanan ve düzenlenen belge ücretlerinde neden indirim yapmamaktadır? Ödenmemiş aidat borcu olan üyelerine, faaliyet belgesi bile vermeyenler, söz konusu AB Büyükelçileri olunca, hiçbir masraftan kaçınmamaktadır. “Aynı gemideyiz, bu bir iktisadi mücadele” deyip, özel sektörü bu mücadelenin ön saflarına süren, ancak kendilerine gelince, geminin dümenini başka yöne çeviren bu anlayışın, AB Büyükelçileri'ni ağırlamakta gösterdiği hassasiyetin birazını, üyeleri için göstermeleri ve kendilerini gözden geçirmeleri Denizli’mizin yararına olacaktır"