Pamukkale’nin bir dünya kenti olmasının yolunun kültür ve sanat alanında büyük bir sıçrama yapmasına bağlı olduğunu belirten Millet İttifakı Pamukkale Belediye Başkan Adayı Ahmet Divarcı; “ bir marka olacaksanız, turizmden gerekli payı alacaksanız, kültür ve sanat kenti olmak zorundasınız” dedi. Pamukkale’nin sadece doğal güzelliği ve tarihi mirası ile bir dünya kenti olamayacağını belirten Ahmet Divarcı; “Bir dünya kenti, gerçek bir marka olmak için kültür ve sanat alanında da tüm Dünyada ses getirmemiz gerekiyor. Her şeyden önce Pamukkale bir anıtlar ve müzeler şehri olmalı. Çağdaş eserlerinde sergilendiği müzelerimiz ile dünyaca ünlü sanatçıların katılacağı festivallerimiz ile dikkatleri üzerimize çekmek, kültür turizminden de yeterli payı almak zorundayız. Bu festivaller ile Pamukkale’nin sadece travertenler ve antik şehirlerden ibaret olmadığını, modern dünyanın parlayan bir parçası olduğunu göstermek zorundayız” dedi. FESTİVALLER KENTİ OLACAĞIZ Gerçekleştirilecek etkinlik ve festivaller ile yılın 12 ayı Pamukkale’ye gelen misafirlerin kalma sürelerini uzatmayı da hedeflediklerini ifade eden Ahmet Divarcı; “ Ciddi ve ses getirecek festivallere şiddetle ihtiyacımız var. Uluslararası olarak gerçekleştireceğimiz bu festivaller ile sadece Pamukkale’yi değil tüm Denizli’yi dünyaya tanıtmak istiyoruz. Kendi kültür ve tarihimiz ile harmanlanmış festivaller ile hem bölge insanına gelir sağlayacağız, hem de Pamukkale’mizin bilinirliği ve tanınırlığını arttıracağız” açıklamasında bulundu. İÇ TURİZMDE DE MARKA OLACAĞIZ Gerçekleştirilecek etkinlikler ile tekstil, traverten, termal gibi kentin en önemli değerlerinin daha fazla tanınacağının da altını çizen Ahmet Divarcı; “ Öncelikle belediye bünyesinde turizm ve tanıtımla ilgili bir müdürlük kuracağız. Biz turizmin başkenti olmak istiyorsak bu konuda yapılacak her türlü yatırım kısa sürede zaten Pamukkale’ye gelir olarak dönecektir. Dünya’nın geldiği noktada, Amerika’yı yeniden keşfetmenize gerek yok. Bir Eskişehir örneği ortadayken, yapılacak çalışmalar bellidir. Tarihimizi, kültürümüzü, zenginliklerimizi kuracağımız müzeler ile hem gelecek kuşaklara aktaracağız, hem de tüm Dünyaya tanıtacağız. Resimde, heykelde, mimaride ne kadar yol almak zorundaysak, türkülerimizden- klasik müziğe, Türk Sanat Müziği’nden- gençlik festivallerine geniş bir yelpazede cıvıl cıvıl 12 ay yaşayan bir kent olacağız” açıklamasında bulundu.