Futbolda çok klişe bir tabir vardır yenemiyorsan yenilme diye. Genelde  hepimiz bu cümleyi maçların son dakikalarında duymaya alışmışızdır.

Ancak dün akşam ki maça başlarken kimse olası bir beraberliğe Denizlispor  adına üzülmeyecekti. Giresunspor bu maça çıkarken oynadığı dört maçın  üçünü kazanmış sadece deplasmanda Boluspor ile berabere kalmış bir takım  idi. İki takım arasında ki mevcut puan durumu ve kadro genişliği karşılaştırıldığında alınacak her puanın Denizlispor için ne kadar  değerli olduğu çok açık idi. Maça başlarken en büyük avantajımız  Giresunspor un en etkili oyuncularından olan sağ kanat oyuncusu Korkisho ’nun cezalı olması idi. Maç boyunca Giresunspor bu eksikliği çok fazla  hissetti. Hemen hemen maç boyunca son dakikada ki gol pozisyonu hariç  etkili bir sağ kanat organizasyonu gerçekleştiremediler. Oyun şekillerini genelde uzun toplarla topu pivot santrafor Dale ile buluşturmak üzerine kurdular. Aslında bu günkü taktik anlayışları  Denizlispor ile çok benzer idi.  Giresunspor bu gün uygulamaya çalıştığı  bu hücum tarzı son dakikada ki gol hariç bu gün bence oldukça başarılı  bir maç çıkartan savunmamız tarafından engellendi.  Net bir şekilde  Denizlispor kanatlardan açık vermediği surece  göbekten gelen ataklarda  oldukça başarılı savunma yapıyor.

Bu maçta savunma yaparken ne kadar başarılı, özverili bir Denizlispor  izlediysek top ayağımızda iken o kadar silik, özgüvensiz bir takım izledik. Top ayağımızda iken maç boyunca hiçbir olumlu hareketimiz  olmadı. Maç başladıktan sonra hücum hattında tek güzel olan şey genç

Atakan’ın maç içinde yaptığı, benim kumaşım iyi bana şans verirseniz  güveninizi boşa çıkarmam sinyalleri idi. Bu maçta puan kaybettik ama  bence pırıl pırıl bir futbolcu kazandık. Umarım Atakan şans verilen her  maçında üzerine koyarak oynar.  Bu şehrin, bu takımın yeni Atakan’lara  çok ama çok ihtiyacı var.

Bu gün tribün de sayı olarak önceki maçlara göre belki çok daha az ama  son dakikaya kadar takıma destek veren pozitif bir taraftar kitlesi vardı. Maç boyunca futbolcular aleyhine kötü tek bir tezahürat olmadı, mücadele var ise sonucu ne olursa olsun her hareketi alkışladılar. Ancak  bunca taraftar desteğine rağmen, takımın bir kısmı tekmeye kafa  uzatırken bazı futbolcu kardeşlerimiz ruhsuzları oynar ise bir sure  sonra kimse kusura bakmasın taraftar da haklı tepkisini göstermeye  başlar. Teknik ekip ya da futbolcuların, bir an önce şapkalarını önlerine koyup bu tepkilerden bir ders çıkarmaları gerekli.

Beş hafta bitti, maalesef zaman hızla geçiyor. Bu film bu şekilde devam  eder ise üzülerek söylüyorum devre arasına geldiğimizde yani film de ara  olduğun da,  filmin sonu çoktan belli olmuş olabilir.