Kurban Bayramı’na geri sayım başlarken, bayramı karşılama hazırlıkları da son hızıyla devam ediyor.

Ne hazırlığı mı?

Hasretle yol gözleyen büyükleri görmek, ellerini öpmek ve bayramı hep birlikte geçirmek değil!.

Tatil hazırlığı..

Bir Kurban Bayramı daha gelirken, ister istemez çocukluk yıllarının o unutulmaz bayramları gözümün önünde resmi geçit yapmayı sürdürüyor.

Önce başka illerde yaşayan yakınlarımızın, heyecanla ve sevinçle geleceği saatleri hatta dakikaları saymak geliyor gözümün önüne..

Ardından sevdiklerimizle o mutlu buluşmalar ve sımsıkı sarılmalar..

Bayram sabahı, annelerimizin giydirdiği yepyeni kıyafetlerimizle önce aile büyükleri ve sevgili akrabalarımızın elini öpüp, fırtına gibi evden fırlamalarımız ve tüm komşuları birer birer dolaşıp ellerini öpüp harçlıklarımızı almamız..

Ardından da aldığımız harçlıkları saymak için bir köşeye çekilip, sevinçle onları harcamak için el ele koşturmalarımız..

Ailelerin, akrabaların bir bayramı daha birlikte geçirebildikleri için duydukları mutluluk.  Dost ve arkadaşlardan gelen ve buram buram sevgi kokan bayram kartları..

Kurban kavurmasına hep birlikte uzanan eller ve tadına doyum olmaz sohbetler..

Hepsi de aniden yok oldu gitti eskilerde bir yerlerde..

Günümüzde ise bayramlaşmalar zoraki, ziyaretler mecburi oldu.

Sevmeyi, hatırlamayı, paylaşmayı unuttuk gittik hızla akan zamanın içinde..

Bu hale gelmemizin nedeni belki değişen çağ, beklide ağırlaşan yaşam koşullarıydı..

Ağır yaşam koşulları ise, insanların sevdiklerine ziyareti yerine yorgun bedenlerin dinlenmesi için tatil kavramını ortaya çıkardı.

Ve unuttuk bizi özlemle bekleyenleri..

Ve unuttuk bizi sevenleri!.

Bayramda tatilinizi yine yapabilirsiniz, fakat sevdiklerinizi de ihmal etmeden..

En azından bir iki gününüzü onlara ayırarak..

Ve yüzlerinde mutlu bir gülümseme oluşturarak.

Eski bayramlar tadında bir Kurban Bayramı diliyorum hepinize.

Sağlıcakla kalın!